Haberler

Tarımsal Girdiler ve Kök Sorunları

Yeryüzünün 2/3’ü sularla kaplı; bunun ancak %2,5’ini tatlı sular oluşturuyor. Tatlı suların büyük bölümünü kutup bölgelerindeki buzullar oluşturması nedeniyle ulaşılabilir miktarı daha da az. Sorunlar kaynaktaki kök sorunlar çözülmeden çözülemez .

resim
02.04.2023

Güneş enerjisiyle buharlaşan deniz suları iklimsel döngülerle yeryüzüne yağmur, kar şeklinde inmesi sayesinde bu sınırlı kaynak sürdürülebilirliğini koruyor.

İklim değişiklikleri ile düzensiz yağışlar, Dünya genelinde bir su krizi yaşanacağını uzak ihtimal olmaktan çıkarmış görünüyor. Su zengini ülkeler, kişi başı yıllık 10 bin m3 su miktarına sahip iken Türkiye, 1.350 m3 su varlığı ve yıllık 300 mm ile 2500 mm arasında yağış alan bölgeleri ile yarı kurak bir ülkedir. 2030 yılına kadar nüfus artışı etkisiyle bu miktarın 1000 m3’e ineceği hesaplanıyor. Dolayısıyla su kıtlığı eşiğinde olduğumuz unutulmamalı.

Türkiye su havzası bakımından sınıraşan nitelikli akarsulara sahiptir. Çoruh, Fırat-Dicle, Asi Nehirleri yukarı havza; Meriç ve Aras Nehirleriyle de aşağı havza konumundadır. Su kaynaklarımızın %35'i sınıraşan nehir havzalarından geliyor. Sınır aşan sulardan yararlanmada kıyıdaş ülkelerin birbirlerine “significant harm-önemli zarar” vermediği bir su kullanım politikası izliyor.

Sorunların, üçüncü tarafların müdahalesi olmaksızın yalnızca kıyıdaş ülkeler arasında ele alınmasını; kıyıdaş ülkelerin kendi topraklarındaki suyu kullanmada egemen olmakla beraber, sınıraşan suların hakkaniyetli, makul ve optimum kullanımı esastır, tezini savunmaktadır. Ülkemizde tatlı su tüketimi dağılımı 2018 verilerine göre, tarım-hayvancılık %72, sanayi %18, evsel ihtiyaçlar %10 dolayındadır.

Tarımsal Girdiler ve Kök Sorunları bağlamında Sulama ve Su Yönetimi konulu rapora ulaşmak için tıklayınız.

Sayfa başına dön!